Yasama, Yürütme Ve Yargı Hakkında Kısaca Bilgi Veriniz.

Yasama, Yürütme Ve Yargı Hakkında Kısaca Bilgi Veriniz.


SORU
Yasama, Yürütme Ve Yargı Hakkında Kısaca Bilgi Veriniz.

CEVAP

YASAMA

Devletin üç temel işlevinden birisi olan yasama işlevi TBMM tarafından yerine getirilmektedir. Yasama organı TBMM, genel seçimler sonucunda oluşmaktadır. Parlamenter sistemin en yakınılan noktalarından birisi, yasamanın halktan kopuk olmasıdır. Bu durumun giderilebilmesi için öncelikle seçmenlerin seçtikleri üzerinde denetim ve geri çağırma yetkisiyle donatılması gelmektedir. TBMM'nin temel işlevleri yasama ve yürütmenin denetlenmesidir. Uluslararası sözleşmelerin yasa niteliğinde olması, özellikle insan hakları, çalışanların örgütlenmesi gibi alanlarda işlememektedir. Yeni dünya düzeni, parlamentonun da işlevsiz kalmasını amaçlamaktadır. Parlamentonun bugünkü yapısı bu işlevsizliği kendiliğinden doğurmaktadır.Görev parlamentonun niteliğini yükseltmek, geliştirmek ve toplumcu demokrasinin sınırlarının geliştirilmesi için görevini yerine getirmesini sağlamaktır. Parlamento, üyelerin özgür iradelerini kullanmadıkları, seçilmişten çok atanmışlardan oluşan bir organ görünümündedir.

YÜRÜTME

Yürütme de devletin bir başka işlevidir ve hükümet tarafından yerine getirilir. Siyasal iktidar ekonomik iktidarın temsilidir. Demokraside en önemli gelişmeler yürütmenin yetkilerinin sınırlanması, bu sınırlamanın genel normlarının belirlenerek hukuk devleti kavramına varılması olmuştur. Oysa '82 Anayasası yürütmenin üstünlüğünü benimsemiştir. Siyasal iktidarın hiç bir kararı ya da eylemi "tarafsız" değildir ve her karar ya da eylem bazı sınıf ve katmanların lehine diğerlerinin aleyhinedir; yürütmenin temel işlevi, büyük çoğunlukla da iktidarda olan sınıfların çıkarları doğrultusunda kaynak dağıtımını gerçekleştirmektir. Yürütmenin karar ya da eylemleri ancak ulusal bağımsızlık koşullarında millet menfaati kavramına uygun düşer.. Demokratik bir yürütme için:

YARGI VE GÜÇLER AYRILIĞI 
Güçler ayrılığı, yasama, yürütme ve yargının birbirlerinden bağımsızlığını anlatır. Ancak ülkemizde güçler ayrılığı kavramı öncelikle yargının yasama ve yürütmeden bağımsızlığı konusunu gündeme getirmektedir. Hukuk devleti kavramının önemli bir parçası yargı denetimidir. Yargının yasama ve yürütmeyi denetleyebilmesi, iktidarın keyfiliğini önleyebilmesi öncelikle yargının bu organlardan bağımsız olmasını zorunlu kılar. Bu zorunluluk 18. Yüzyıldan bu yana demokrasinin önemli bir unsuru olarak anılmakta ve 1789 İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirisi'nde "vatandaş haklarının güven altına alınmadığı ve güçler ayrılığının sağlanmadığı bir toplumda anayasa yok demektir" denilmektedir. Yargı bağımsızlığı, ülkemizde en çok yakınılan konulardan birisidir. Ülkemizde yargının bağımsızlığı büyük ölçüde yürütmenin müdahale ve baskısıyla karşı karşıyadır. Bu durum özellikle olağanüstü dönemlerde çarpıcı biçimleriyle ortaya çıkmakta, örneğin Sıkı Yönetim Mahkemelerinin aynı davada verdiği mahkumiyet kararları olağan mahkemelerde beraatle sonuçlanabilmektedir. Öte yandan yargıya hizmet etmesi gereken kolluk güçleri görevlerini yapma konusunda keyfi davranabilmekte, böylece yargının işlemesini olanaksız hale getirebilmektedir. Bir yıldan bu yana gündemimizde önemli bir yer tutan Susurluk olayının bir türlü yargı önüne getirilememesi, güçler ayrılığının önemini yeterince açıklamaktadır. 



GÖNDEREN
Katip Bey